heyecan dolu dakikalar?

çılgın dakikalar, neşeli saatler, kovalamacalı olaylar falan istiyorum. sıkılıyorum. en büyük heyecanım otobüse binmek. o da geç kalacağım artık belli olduğu için heyecanını yavaş yavaş (değil hızlıca) kaybetmeye başladı. hayır yani ne var şurda azıcık heyecan istediyse. gerçi az önce camdan böcek girdi onu da garipsedim ama böyle şeyler değil benim istediğim. hayattan bana bir amaç vermesini istiyorum. boşum. tamamen. o kadar şey yapabilirim ama hiçbir şey yapmıyorum. sürekli dizi izleyip sonra pişman oluyorum. "saat gecenin 3ü olmuş hala ayaktayım" diye kendime kızıyorum. yapmak istemediğim bir sürü şey yapıp sonra da pişman oluyorum. ama bir türlü durmuyorum. yine yapıyorum. sonra yine. yapabileceklerimin hayal gücümle sınırlı olduğu fikrinden gittikçe kopup, "yapabileceklerim"in olduğu fikrine bile soğuk bakmaya başlıyorum. ne halim varsa görmeyeyim, bi ana önce kurtulayım şu ağırlıktan. (heyecan dolu dakikalar bir de. evet)